Djokovic, Grand Slam takviminde yaklaşan Fransa Açık ve Wimbledon için de aynı tutumu sergileyip sergilemeyeceği sorusuna, "Evet, bu bedeli ödemeye hazırım" yanıtını verdi.
Sırp sporcu, tutumunun aşı karşıtı hareketle ilişkilendirilmemesi gerektiğini, ancak bireyin seçme hakkını desteklediğini söyledi.
20 kez Grand Slam kazanan Djokovic, hükümetin aşı durumu nedeniyle arka arkaya vizesini iptal etmesinin ardından geçen ay Avustralya'dan sınır dışı edilmişti.
Mevcut tutumunun farklı yerlere çekildiğinden yakınan Sırp tenisçi, "Hiçbir zaman aşı karşıtı olmadım. Küresel olarak herkesin bu virüsle başa çıkmak için büyük çaba harcadığını görüyorum ve umarım yakında virüsün sonu gelir. Fakat her zaman vücuda neyin gireceğini seçme özgürlüğünü destekledim. Vücudumla ilgili ilkelerimin kazanacağım herhangi bir kupadan, şampiyonluktan önemli olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Djokovic, bazı turnuvalardaki aşı gerekliliklerinin değişeceğini ve daha uzun yıllar tenis oynayabileceğini umduğunu da sözlerine ekledi.
Djokovic, aşı olmadığı gerekçesiyle sınır dışı edilmesi üzerine sezonun ilk Grand Slam turnuvası Avustralya Açık'a katılamamıştı. Sırp sporcunun en önemli rakiplerinden İspanyol Rafael Nadal, bu turnuvada elde ettiği şampiyonlukla Djokovic ve Roger Federer'i geride bırakmış ve 21 kezle en çok Grand Slam kazanan erkek sporcu unvanını elde etmişti.
